28 Şubat 2014 Cuma

BÜYÜKLÜK HEZEYANLARININ PSİKİYATRİK DEĞERLENDİRMESİ




Hezeyanları olan akıl hastaları kimi zaman etraflarındaki kişileri de etkileyerek yönlendirebilirler. Akıl hastalarının açıkça garip davranışlar sergilediğini zanneden kişiler bu insanların normal olduğunu düşünebilir. Bu nedenle hezeyanların sağlıklı düşüncelerden nasıl ayırt edilebileceğini bilmek önem taşımaktadır.

Hezeyanın kelime manası bir hastalık veya başka bir sebepten dolayı akla-mantığa ters şeyler söylemek, saçma sapan konuşmak demektir. Hezeyan, hakkında yeterli delil bulunmayan bir konuya tersine ihtimal verilmeyecek şekilde duyulan yanlış kabuldür. Hezeyan sahibi bu sabit fikirle aşırı bir uğraşma içindedir. Kişinin yaşadığı toplumun kültürel altyapısına uygun düşünceler, psikiyatrik açıdan hezeyan sayılmaz. Mesela, bir toplumda yaygın olarak paylaşılan batıl inançlar hezeyan tanımı içine girmez. Hezeyanlar, tuhaf ve tuhaf olmayanlar olmak üzere ikiye ayrılır. Tuhaf hezeyanlar “uzaylıların beynine yerleştirdikleri bir cihazla hareketlerini yönettikleri” gibi gerçek olması mümkün olmayan şeylerdir. Tuhaf olmayan hezeyanlar ise “gizli servisler tarafından takip edildiği” veya “eşi tarafından aldatıldığı” gibi yaşanması mümkün olan şeylerdir. Özellikle tuhaf olmayan hezeyanların gerçekçi düşüncelerden ayırt edilmesi zor olabilir. En sık görülen hezeyan çeşitleri kötülük görme (sürekli birileri tarafından kendisine kötülük yapılacağını düşünmek), kıskançlık, büyüklük, suçluluk, önemli bir kişinin kendisine âşık olduğu şeklindeki konularla ilgilidir.